Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Selin IŞIL
Köşe Yazarı
Selin IŞIL
 

NELER ETTİN SEN BİZE HIRKA!

Türkiye' de açlık sınırı  2.988 lira olarak açıklanmış. Açıklamayı yapan ise BİSAM, yani Birleşik Metal-İş Sendikaları Sınıf Araştırmaları Merkezi.  Bu demek oluyor ki dört kişilik çekirdek ailenin açlıktan ölmemeleri için bu miktarın her ay ev kasasına girmesi gerekiyor.  "Açlıktan ölmemek!" kelimelerinin altını çizerek yazıma devam ediyorum.  Bir de 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı var ki, bu rakamın da 10.335 TL olduğunu duyunca, eminim siz de benim gibi "demek ki ülke insanının büyük bir çoğunluğu yoksulluk sınırının altında yaşıyor" tespitine hemen varabilirsiniz. Yokluk neyse de "Açlık" kelimesi çok kanıma dokunuyor! İkibinli yıllarda, bu coğrafyada, bu teknolojik şartlarda ve her sektördeki ürün gamının bolluğunda insanların açlık yaşıyor olması ne acı! Yoksulluk, geçim olarak, yine çekirdek bir ailenin beslenme kalori düzeylerinin olması gereken seviyelerine göre hesaplanırken, açlık, midenize götüreceğiniz lokmaların sayılı olduğu anlamına geliyor. O da ölmemek için!  Toplumun büyük bir bölümünün yoksulluk ve bir bölümünün de açlık sınırında yaşadığı düşünülürse, ülke insanlarının neden sürekli mutsuz, depresif, çaresiz ve hatta pek çoğunun intihara meyilli olduğunu düşünmek çok da zor olmasa gerek!  Kaldı ki yaşam sadece karın doyurmakla da bitmiyor!  Minimal olan bu tablonun dışına çıkarak duruma bir de büyük pencereden baktığımızda neler gördüğümüzü hepimiz adına ben yazayım;  Yeraltı kaynakları zengin olan bir ülkeyiz! Yakın zamanda doğalgaz yatağımızın keşfini yaptığımızı gururla haykıran bir ülkeyiz! Bor madeni desen, bizde o da gani gani! Kendi görünmez uçağımızı yapıyor, Kendi arabamızı üretiyor,  Uzaya çıkmaya hazırladığımız teknolojik alt yapımızla övünüyor, Hatta son kulvarda, pandeminin başlangıcı tam 2 sene olmuşken ve dünyanın neredeyse tamamı aşılanmışken eli kulağında piyasaya çıkacak olan Turkovac aşımızla kocaman bir gurur yaşıyoruz!  Ama bütün bunların dışında aç olduğumuz doğrudur!  Zam gelecek haberi ve korkusuyla araçlarımızı geceden benzin istasyonlarında yakıt kuyruğuna soktuğumuz, marketlerden bugün 3 liraya aldığımız ürünü iki gün sonra 5 liraya aldığımız, üstümüzdeki giysilerle "Nasılsa bu kışı da çıkarırız!" dediğimiz de doğrudur! Eti, peyniri, sucuğu salamı unuttuğumuz da doğrudur!  ... Hal böyleyken, neyse ki millet olarak hırka almayı unutmamışız! Ki geçen ayın enflasyon şampiyonu hırka olmuş!  Evet efendim, doğru okudunuz! Bütün suç hırkada! Gerekirse aç kalın ama hırkasız kalmayın! Ve tabii ki,  Esen kalın.
Ekleme Tarihi: 28 Kasım 2021 - Pazar

NELER ETTİN SEN BİZE HIRKA!

Türkiye' de açlık sınırı  2.988 lira olarak açıklanmış. Açıklamayı yapan ise BİSAM, yani Birleşik Metal-İş Sendikaları Sınıf Araştırmaları Merkezi. 

Bu demek oluyor ki dört kişilik çekirdek ailenin açlıktan ölmemeleri için bu miktarın her ay ev kasasına girmesi gerekiyor. 
"Açlıktan ölmemek!" kelimelerinin altını çizerek yazıma devam ediyorum. 

Bir de 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı var ki, bu rakamın da 10.335 TL olduğunu duyunca, eminim siz de benim gibi "demek ki ülke insanının büyük bir çoğunluğu yoksulluk sınırının altında yaşıyor" tespitine hemen varabilirsiniz.

Yokluk neyse de "Açlık" kelimesi çok kanıma dokunuyor! İkibinli yıllarda, bu coğrafyada, bu teknolojik şartlarda ve her sektördeki ürün gamının bolluğunda insanların açlık yaşıyor olması ne acı!

Yoksulluk, geçim olarak, yine çekirdek bir ailenin beslenme kalori düzeylerinin olması gereken seviyelerine göre hesaplanırken, açlık, midenize götüreceğiniz lokmaların sayılı olduğu anlamına geliyor. O da ölmemek için! 

Toplumun büyük bir bölümünün yoksulluk ve bir bölümünün de açlık sınırında yaşadığı düşünülürse, ülke insanlarının neden sürekli mutsuz, depresif, çaresiz ve hatta pek çoğunun intihara meyilli olduğunu düşünmek çok da zor olmasa gerek! 

Kaldı ki yaşam sadece karın doyurmakla da bitmiyor! 

Minimal olan bu tablonun dışına çıkarak duruma bir de büyük pencereden baktığımızda neler gördüğümüzü hepimiz adına ben yazayım; 

Yeraltı kaynakları zengin olan bir ülkeyiz!
Yakın zamanda doğalgaz yatağımızın keşfini yaptığımızı gururla haykıran bir ülkeyiz!
Bor madeni desen, bizde o da gani gani!
Kendi görünmez uçağımızı yapıyor,
Kendi arabamızı üretiyor, 
Uzaya çıkmaya hazırladığımız teknolojik alt yapımızla övünüyor,
Hatta son kulvarda, pandeminin başlangıcı tam 2 sene olmuşken ve dünyanın neredeyse tamamı aşılanmışken eli kulağında piyasaya çıkacak olan Turkovac aşımızla kocaman bir gurur yaşıyoruz! 

Ama bütün bunların dışında aç olduğumuz doğrudur! 
Zam gelecek haberi ve korkusuyla araçlarımızı geceden benzin istasyonlarında yakıt kuyruğuna soktuğumuz, marketlerden bugün 3 liraya aldığımız ürünü iki gün sonra 5 liraya aldığımız, üstümüzdeki giysilerle "Nasılsa bu kışı da çıkarırız!" dediğimiz de doğrudur!

Eti, peyniri, sucuğu salamı unuttuğumuz da doğrudur! 

...

Hal böyleyken, neyse ki millet olarak hırka almayı unutmamışız! Ki geçen ayın enflasyon şampiyonu hırka olmuş! 

Evet efendim, doğru okudunuz! Bütün suç hırkada!

Gerekirse aç kalın ama hırkasız kalmayın! Ve tabii ki, 

Esen kalın.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve korfezmanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

10
Kasım
17
Ekim
09
Ekim
19
Eylül
05
Eylül
31
Temmuz
19
Temmuz
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.