Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Selin IŞIL
Köşe Yazarı
Selin IŞIL
 

DEĞİŞTİK Mİ?

DEĞİŞTİK Mİ? "İnsanlar kabul etmeyi, anlayışı ve saygı duymayı beceremedi!" Bu sözler bana ait değil. Konuşmaktan keyif aldığım, fikr-i sabit olmayan, yani duruma, çağın gerektirdiklerine ve yeni yaşam düzenine adapte olabilen bir arkadaşıma ait.  Eğer ki onun bu siteminden önce başkaca eş dost da aynı konudan muzdarip olduklarını söylemeselerdi, bu yazıyı yazmak için  belki bir daha düşünürdüm!  Zira insanlara hemen yaftayı yapıştırarak, "biz böyle bir millet olduk artık" deyip, işin içinden çıkmak kolaycılık olurdu benim için. Gelelim konunun özüne...Pandemiyle birlikte değişen hayatlarımız sanırım zaman ilerledikçe karakterlerimize de yansımaya başladı!  Bunu fark eden sadece ben olsam iyi. Tanıyor olduğum bahsi geçen kişilerin de bunu sıkça dile getirmeye başlamaları bu konuda yalnız olmadığımın göstergesi... Teknolojinin hayatlarımıza girmesiyle birlikte, iki farklı yaşam sürdüğümüzü düşünüyorum!  Biri, gerçek hayatlarımız diğeri de sanal hayatlarımız... Gerçek hayatlarımız da zaten bize yakın olan kişilerle sıcak ilişkiler kurduğumuz için bir konuda kendimizi ifade etmemiz ve karşı tarafın bunu anlaması daha kolay oluyor...Eğer o kişi ya da kişiler zaten aslımızı, feslimizi, duruşumuzu biliyorsa davranış ya da sözcüklerimizden olanın dışında başka anlamlar çıkarmaya kalkmıyor...Elbette art niyetliler hariç!  Ancak konu sanal dünyaya geldiğinde herşey bir anda değişebiliyor! Hele ki bu değişimler pandemi ile birlikte daha vahim bir hal almaya başlayınca konuya parmak basmak şart oluyor.  Ne paylaşsan kabahat! Ne desen kabahat! Gülsen kabahat! Ağlasan kabahat! Komik bir şey yazdın,  paylaştın kabahat! "Vay efendim! Hem de böyle günlerden geçerken komedi olurmuymuş?" Dram paylaştın yine kabahat! "Aman zaten içimiz kararıyor. Ne gerek var şu günlerde dramatik paylaşımlar yapmaya" deniyor... Fotoğrafını paylaştın. Eee...yine kabahat! "Şu zamanda zevk-i sefa ve keyif olur mu?" deniyor bu kez. "Günaydın" dedin kabahat, "İyi akşamlar" dedin kabahat, "Güldün" kabahat , "Ağladın" yine kabahat... Gerekçe de hep aynı; pandemi var!  Hal böyle olunca, zaten pandeminin yeterince sıkboğaz etmesi yetmiyormuş gibi, bir de anlayışsız, saygısız ve hayatın sadece kendi fikirlerine göre akmasını bekleyen, uman kesimle uğraşması insan ilişkilerini hepten içinden çıkılmaz hale sokuyor...Yaşamın daha tatsız tuzsuz olmasına sebep oluyor.  Sosyal hesaplar haricinde gerçek yaşamda da bu çeşit davrananlardan dolayı dert yananların çoğalması ve her ikili konuşmanın ardından -öküz altında buzağı aranması-, herşeyi daha da sevimsiz hale getiriyor.  Son zamanda bu tarz davranışların artmasıyla bunalan arkadaşımın söylemine katılmıyor değilim; "İnsanlar (birbirini olduğu gibi) kabul etmeyi, (birbirine) saygı duymayı ve ( birbirine karşı) anlayışlı olmayı beceremedi Selin' ciğim".  Bence de haklıydı. Bu anlamda değiştik mi? "Evet değiştik"... Ve bunun pandeminin ardına sığınılarak yapılıyor olmasını bir türlü kabul etmek istemiyorum. Oysa biz ezelden beri hoşgörüsüyle nam salmış bir toplumuz. Toplumduk! Sahip olduğumuz eski değerlerimizin bir an önce hatırlanması dileğimle... Esen kalın.
Ekleme Tarihi: 13 Aralık 2020 - Pazar

DEĞİŞTİK Mİ?

DEĞİŞTİK Mİ?

"İnsanlar kabul etmeyi, anlayışı ve saygı duymayı beceremedi!"

Bu sözler bana ait değil. Konuşmaktan keyif aldığım, fikr-i sabit olmayan, yani duruma, çağın gerektirdiklerine ve yeni yaşam düzenine adapte olabilen bir arkadaşıma ait. 

Eğer ki onun bu siteminden önce başkaca eş dost da aynı konudan muzdarip olduklarını söylemeselerdi, bu yazıyı yazmak için  belki bir daha düşünürdüm! 

Zira insanlara hemen yaftayı yapıştırarak, "biz böyle bir millet olduk artık" deyip, işin içinden çıkmak kolaycılık olurdu benim için.

Gelelim konunun özüne...Pandemiyle birlikte değişen hayatlarımız sanırım zaman ilerledikçe karakterlerimize de yansımaya başladı! 

Bunu fark eden sadece ben olsam iyi. Tanıyor olduğum bahsi geçen kişilerin de bunu sıkça dile getirmeye başlamaları bu konuda yalnız olmadığımın göstergesi...

Teknolojinin hayatlarımıza girmesiyle birlikte, iki farklı yaşam sürdüğümüzü düşünüyorum!  Biri, gerçek hayatlarımız diğeri de sanal hayatlarımız...

Gerçek hayatlarımız da zaten bize yakın olan kişilerle sıcak ilişkiler kurduğumuz için bir konuda kendimizi ifade etmemiz ve karşı tarafın bunu anlaması daha kolay oluyor...Eğer o kişi ya da kişiler zaten aslımızı, feslimizi, duruşumuzu biliyorsa davranış ya da sözcüklerimizden olanın dışında başka anlamlar çıkarmaya kalkmıyor...Elbette art niyetliler hariç! 

Ancak konu sanal dünyaya geldiğinde herşey bir anda değişebiliyor! Hele ki bu değişimler pandemi ile birlikte daha vahim bir hal almaya başlayınca konuya parmak basmak şart oluyor. 

Ne paylaşsan kabahat!
Ne desen kabahat!
Gülsen kabahat!
Ağlasan kabahat!

Komik bir şey yazdın,  paylaştın kabahat! "Vay efendim! Hem de böyle günlerden geçerken komedi olurmuymuş?"

Dram paylaştın yine kabahat! "Aman zaten içimiz kararıyor. Ne gerek var şu günlerde dramatik paylaşımlar yapmaya" deniyor...

Fotoğrafını paylaştın. Eee...yine kabahat! "Şu zamanda zevk-i sefa ve keyif olur mu?" deniyor bu kez.

"Günaydın" dedin kabahat, "İyi akşamlar" dedin kabahat, "Güldün" kabahat , "Ağladın" yine kabahat...

Gerekçe de hep aynı; pandemi var! 

Hal böyle olunca, zaten pandeminin yeterince sıkboğaz etmesi yetmiyormuş gibi, bir de anlayışsız, saygısız ve hayatın sadece kendi fikirlerine göre akmasını bekleyen, uman kesimle uğraşması insan ilişkilerini hepten içinden çıkılmaz hale sokuyor...Yaşamın daha tatsız tuzsuz olmasına sebep oluyor. 

Sosyal hesaplar haricinde gerçek yaşamda da bu çeşit davrananlardan dolayı dert yananların çoğalması ve her ikili konuşmanın ardından -öküz altında buzağı aranması-, herşeyi daha da sevimsiz hale getiriyor. 

Son zamanda bu tarz davranışların artmasıyla bunalan arkadaşımın söylemine katılmıyor değilim; "İnsanlar (birbirini olduğu gibi) kabul etmeyi, (birbirine) saygı duymayı ve ( birbirine karşı) anlayışlı olmayı beceremedi Selin' ciğim". 

Bence de haklıydı.

Bu anlamda değiştik mi? "Evet değiştik"...
Ve bunun pandeminin ardına sığınılarak yapılıyor olmasını bir türlü kabul etmek istemiyorum.

Oysa biz ezelden beri hoşgörüsüyle nam salmış bir toplumuz.
Toplumduk!

Sahip olduğumuz eski değerlerimizin bir an önce hatırlanması dileğimle...

Esen kalın.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve korfezmanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

10
Kasım
17
Ekim
09
Ekim
19
Eylül
05
Eylül
31
Temmuz
19
Temmuz
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.