Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Selin IŞIL
Köşe Yazarı
Selin IŞIL
 

Bilanço

Yazı başlığıma bakıp da az buçuk ekonomiden anlayan biri olarak, elime hesap makinesi, kalem - kağıt alarak, inceden inceye matematiksel hesaplara daldığımı zannetmeyin.  Bilançoyu bu kez ağustos ayı üzerine yaptım. Hani şu şirazemizin kaydığı, dudak ucu gülümsemelerimizin pek az, üzüntülerimizin ise yığınlarca olduğu 2021 yılının ağustos ayı. Elime vazgeçilmezim olan Türk kahvemi alarak, oturduğum iskelemde, bir yandan yemyeşil dereyi seyre dalarken, diğer yandan zihnimden; "Nasıl bir aydı yaşadığımız!" diye geçirmeden duramadım.  Hemen sonra aklımdan ayın kriminolojisi geçiverdi. Hatta aklım şöyle dursun, gözümün önünden bir bir akıp geçti koskoca ayın olayları... Yangınla başlayan,  yazın sözde en güzel en canlı mevsimi olan ağustos, güzellikten ziyade kurum serpti bu kez yüreklerimize; kapkara, isli, alev topu gibi... Onunla birlikte gelen iç münakaşalar, çekişmeler, sürtüşmeler, sataşmalar... Ülke kor ateşlerde yanarken bile her nedense, bir türlü bitiremediğimiz, yıllardır hızını alamayan ağız dalaşları devam etti.  Hâl böyle olunca bu kez halk olarak daha da sıkıldık, bıktık, bunaldık ve üzüldük. Kasabın et derdinde koyununsa can derdinde olması içimizi hepten burktu!  Yangın olayının ateşi henüz yüreklerimizde küllenmemişken, aldığımız şehit ve gazi haberleri, diğer ülkeler 5' er 10' ar "lütfen" kabul ederken, bizim yüzlercesini vatan toprağına aldığımız mülteci akını ve bir türlü bitmek bilmeyen kadın cinayetleri, pandemide şiddeti zirve yapan vefatlar, her geçen gün artan pahalılık ve bunun karşısında cebimizde eriyip giden paramız, intiharlar, aile içi şiddet haberleri, hayvan dostlara yapılan zulümler, vs. vs... Her yeni aya yeni umutlarla girme azmi ve isteği içinde olan bizler için bırakın taze umutlara yelken açmayı, mevcudun üstüne olumsuz birşeylerin sürekli  ekleniyor olması psikolojik olarak darma duman olmamıza yol açtı.  Bana göre ağustos ayının en sevindirici, yüz güldüren gündemi, uluslararası platformda yapılan spor müsabakalarında sporcularımızın başarı kazanmasıdır.  Sayelerinde bir parça moral bulduk. Tabii bir de geçtiğimiz ayı Türk milleti için özel kılan, milli birlik duygumuzu şaha kaldıran bir tarih var ki, o tarih için umutlu olmaya değer...Ve o tarihin heybeti, geçtiğimiz ayı el üstünde tutmamıza da değer.  30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI için her şeye değer... Önümüzdeki ayların geçmiş aylardan aydınlık olması dileğimle. Esen kalın.
Ekleme Tarihi: 11 Eylül 2021 - Cumartesi

Bilanço

Yazı başlığıma bakıp da az buçuk ekonomiden anlayan biri olarak, elime hesap makinesi, kalem - kağıt alarak, inceden inceye matematiksel hesaplara daldığımı zannetmeyin. 

Bilançoyu bu kez ağustos ayı üzerine yaptım. Hani şu şirazemizin kaydığı, dudak ucu gülümsemelerimizin pek az, üzüntülerimizin ise yığınlarca olduğu 2021 yılının ağustos ayı.

Elime vazgeçilmezim olan Türk kahvemi alarak, oturduğum iskelemde, bir yandan yemyeşil dereyi seyre dalarken, diğer yandan zihnimden; "Nasıl bir aydı yaşadığımız!" diye geçirmeden duramadım. 

Hemen sonra aklımdan ayın kriminolojisi geçiverdi. Hatta aklım şöyle dursun, gözümün önünden bir bir akıp geçti koskoca ayın olayları...

Yangınla başlayan,  yazın sözde en güzel en canlı mevsimi olan ağustos, güzellikten ziyade kurum serpti bu kez yüreklerimize; kapkara, isli, alev topu gibi...

Onunla birlikte gelen iç münakaşalar, çekişmeler, sürtüşmeler, sataşmalar... Ülke kor ateşlerde yanarken bile her nedense, bir türlü bitiremediğimiz, yıllardır hızını alamayan ağız dalaşları devam etti. 

Hâl böyle olunca bu kez halk olarak daha da sıkıldık, bıktık, bunaldık ve üzüldük.

Kasabın et derdinde koyununsa can derdinde olması içimizi hepten burktu! 

Yangın olayının ateşi henüz yüreklerimizde küllenmemişken, aldığımız şehit ve gazi haberleri, diğer ülkeler 5' er 10' ar "lütfen" kabul ederken, bizim yüzlercesini vatan toprağına aldığımız mülteci akını ve bir türlü bitmek bilmeyen kadın cinayetleri, pandemide şiddeti zirve yapan vefatlar, her geçen gün artan pahalılık ve bunun karşısında cebimizde eriyip giden paramız, intiharlar, aile içi şiddet haberleri, hayvan dostlara yapılan zulümler, vs. vs...

Her yeni aya yeni umutlarla girme azmi ve isteği içinde olan bizler için bırakın taze umutlara yelken açmayı, mevcudun üstüne olumsuz birşeylerin sürekli  ekleniyor olması psikolojik olarak darma duman olmamıza yol açtı. 

Bana göre ağustos ayının en sevindirici, yüz güldüren gündemi, uluslararası platformda yapılan spor müsabakalarında sporcularımızın başarı kazanmasıdır. 
Sayelerinde bir parça moral bulduk.

Tabii bir de geçtiğimiz ayı Türk milleti için özel kılan, milli birlik duygumuzu şaha kaldıran bir tarih var ki, o tarih için umutlu olmaya değer...Ve o tarihin heybeti, geçtiğimiz ayı el üstünde tutmamıza da değer. 

30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI için her şeye değer...

Önümüzdeki ayların geçmiş aylardan aydınlık olması dileğimle.

Esen kalın.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve korfezmanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

10
Kasım
17
Ekim
09
Ekim
19
Eylül
05
Eylül
31
Temmuz
19
Temmuz
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.