Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir

Neler Ettin Sen Bize Hırka!

GÜNDEM 28.11.2021 - 19:52, Güncelleme: 26.11.2022 - 01:09 1528+ kez okundu.
 

Neler Ettin Sen Bize Hırka!

Türkiye' de açlık sınırı 2.988 lira olarak açıklanmış. Açıklamayı yapan ise BİSAM, yani Birleşik Metal-İş Sendikaları Sınıf Araştırmaları Merkezi.

Türkiye' de açlık sınırı  2.988 lira olarak açıklanmış. Açıklamayı yapan ise BİSAM, yani Birleşik Metal-İş Sendikaları Sınıf Araştırmaları Merkezi.  Bu demek oluyor ki dört kişilik çekirdek ailenin açlıktan ölmemeleri için bu miktarın her ay ev kasasına girmesi gerekiyor.  "Açlıktan ölmemek!" kelimelerinin altını çizerek yazıma devam ediyorum.  Bir de 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı var ki, bu rakamın da 10.335 TL olduğunu duyunca, eminim siz de benim gibi "demek ki ülke insanının büyük bir çoğunluğu yoksulluk sınırının altında yaşıyor" tespitine hemen varabilirsiniz. Yokluk neyse de "Açlık" kelimesi çok kanıma dokunuyor! İkibinli yıllarda, bu coğrafyada, bu teknolojik şartlarda ve her sektördeki ürün gamının bolluğunda insanların açlık yaşıyor olması ne acı! Yoksulluk, geçim olarak, yine çekirdek bir ailenin beslenme kalori düzeylerinin olması gereken seviyelerine göre hesaplanırken, açlık, midenize götüreceğiniz lokmaların sayılı olduğu anlamına geliyor. O da ölmemek için!  Toplumun büyük bir bölümünün yoksulluk ve bir bölümünün de açlık sınırında yaşadığı düşünülürse, ülke insanlarının neden sürekli mutsuz, depresif, çaresiz ve hatta pek çoğunun intihara meyilli olduğunu düşünmek çok da zor olmasa gerek!  Kaldı ki yaşam sadece karın doyurmakla da bitmiyor!  Minimal olan bu tablonun dışına çıkarak duruma bir de büyük pencereden baktığımızda neler gördüğümüzü hepimiz adına ben yazayım;  Yeraltı kaynakları zengin olan bir ülkeyiz! Yakın zamanda doğalgaz yatağımızın keşfini yaptığımızı gururla haykıran bir ülkeyiz! Bor madeni desen, bizde o da gani gani! Kendi görünmez uçağımızı yapıyor, Kendi arabamızı üretiyor,  Uzaya çıkmaya hazırladığımız teknolojik alt yapımızla övünüyor, Hatta son kulvarda, pandeminin başlangıcı tam 2 sene olmuşken ve dünyanın neredeyse tamamı aşılanmışken eli kulağında piyasaya çıkacak olan Turkovac aşımızla kocaman bir gurur yaşıyoruz!  Ama bütün bunların dışında aç olduğumuz doğrudur!  Zam gelecek haberi ve korkusuyla araçlarımızı geceden benzin istasyonlarında yakıt kuyruğuna soktuğumuz, marketlerden bugün 3 liraya aldığımız ürünü iki gün sonra 5 liraya aldığımız, üstümüzdeki giysilerle "Nasılsa bu kışı da çıkarırız!" dediğimiz de doğrudur! Eti, peyniri, sucuğu salamı unuttuğumuz da doğrudur!  ... Hal böyleyken, neyse ki millet olarak hırka almayı unutmamışız! Ki geçen ayın enflasyon şampiyonu hırka olmuş!  Evet efendim, doğru okudunuz! Bütün suç hırkada! Gerekirse aç kalın ama hırkasız kalmayın! Ve tabii ki,  Esen kalın.
Türkiye' de açlık sınırı 2.988 lira olarak açıklanmış. Açıklamayı yapan ise BİSAM, yani Birleşik Metal-İş Sendikaları Sınıf Araştırmaları Merkezi.

Türkiye' de açlık sınırı  2.988 lira olarak açıklanmış. Açıklamayı yapan ise BİSAM, yani Birleşik Metal-İş Sendikaları Sınıf Araştırmaları Merkezi. 

Bu demek oluyor ki dört kişilik çekirdek ailenin açlıktan ölmemeleri için bu miktarın her ay ev kasasına girmesi gerekiyor. 
"Açlıktan ölmemek!" kelimelerinin altını çizerek yazıma devam ediyorum. 

Bir de 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı var ki, bu rakamın da 10.335 TL olduğunu duyunca, eminim siz de benim gibi "demek ki ülke insanının büyük bir çoğunluğu yoksulluk sınırının altında yaşıyor" tespitine hemen varabilirsiniz.

Yokluk neyse de "Açlık" kelimesi çok kanıma dokunuyor! İkibinli yıllarda, bu coğrafyada, bu teknolojik şartlarda ve her sektördeki ürün gamının bolluğunda insanların açlık yaşıyor olması ne acı!

Yoksulluk, geçim olarak, yine çekirdek bir ailenin beslenme kalori düzeylerinin olması gereken seviyelerine göre hesaplanırken, açlık, midenize götüreceğiniz lokmaların sayılı olduğu anlamına geliyor. O da ölmemek için! 

Toplumun büyük bir bölümünün yoksulluk ve bir bölümünün de açlık sınırında yaşadığı düşünülürse, ülke insanlarının neden sürekli mutsuz, depresif, çaresiz ve hatta pek çoğunun intihara meyilli olduğunu düşünmek çok da zor olmasa gerek! 

Kaldı ki yaşam sadece karın doyurmakla da bitmiyor! 

Minimal olan bu tablonun dışına çıkarak duruma bir de büyük pencereden baktığımızda neler gördüğümüzü hepimiz adına ben yazayım; 

Yeraltı kaynakları zengin olan bir ülkeyiz!
Yakın zamanda doğalgaz yatağımızın keşfini yaptığımızı gururla haykıran bir ülkeyiz!
Bor madeni desen, bizde o da gani gani!
Kendi görünmez uçağımızı yapıyor,
Kendi arabamızı üretiyor, 
Uzaya çıkmaya hazırladığımız teknolojik alt yapımızla övünüyor,
Hatta son kulvarda, pandeminin başlangıcı tam 2 sene olmuşken ve dünyanın neredeyse tamamı aşılanmışken eli kulağında piyasaya çıkacak olan Turkovac aşımızla kocaman bir gurur yaşıyoruz! 

Ama bütün bunların dışında aç olduğumuz doğrudur! 
Zam gelecek haberi ve korkusuyla araçlarımızı geceden benzin istasyonlarında yakıt kuyruğuna soktuğumuz, marketlerden bugün 3 liraya aldığımız ürünü iki gün sonra 5 liraya aldığımız, üstümüzdeki giysilerle "Nasılsa bu kışı da çıkarırız!" dediğimiz de doğrudur!

Eti, peyniri, sucuğu salamı unuttuğumuz da doğrudur! 

...

Hal böyleyken, neyse ki millet olarak hırka almayı unutmamışız! Ki geçen ayın enflasyon şampiyonu hırka olmuş! 

Evet efendim, doğru okudunuz! Bütün suç hırkada!

Gerekirse aç kalın ama hırkasız kalmayın! Ve tabii ki, 

Esen kalın.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve korfezmanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.