Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir

Göksu’dan Hürriyet’e: Sizi asla affetmeyeceğim

YAŞAM 10.08.2021 - 13:39, Güncelleme: 26.11.2022 - 01:09 2432+ kez okundu.
 

Göksu’dan Hürriyet’e: Sizi asla affetmeyeceğim

İzmit Belediyesi’nde günlerdir konuşulan CHP İzmit Belediyesi Meclis Üyesi ve Muhtarlar Masası Koordinatörü Süleyman Şen ile Temizlik İşleri Müdür Vekili İsmail Göksu arasında Whatsapp üzerinden ‘dini’ gerekçelerle çıkan tartışma sonucu Şen istifa etmiş, Göksu ise işten çıkarılmıştı.

İzmit Belediyesi’nde günlerdir konuşulan CHP İzmit Belediyesi Meclis Üyesi ve Muhtarlar Masası Koordinatörü Süleyman Şen ile Temizlik İşleri Müdür Vekili İsmail Göksu arasında Whatsapp üzerinden ‘dini’ gerekçelerle çıkan tartışma sonucu Şen istifa etmiş, Göksu ise işten çıkarılmıştı. “SÖYLENENLER ÇARPITILDI” İsmail Göksu konuyla ilgili yazılı açıklama yayınladı. Göksu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi; Ben İsmail Göksu, halkın dini inançlarına saygı göstermemekle suçlandım. Suçlamaya dayanak olarak gösterilen şey, ne dört günlük Kurban Bayramı süresince, ne de sonraki günlerde verilen hizmetlerdeki herhangi bir eksiklik ya da aksama idi. Belediye yöneticilerinin kendi aralarındaki haberleşme grubunda yapılan kısa bir yazışma, halkın dini duygularını aşağılama kisvesiyle kasıtlı olarak basına servis edildi. Üstelik, orada kullanılmayan ifadeler eklenerek, söylenenler çarpıtılarak… “BİRKAÇ CÜMLEYE BİLE TAHAMMÜL EDİLEMİYOR” Bu cendere öyle ileri boyutlara ulaştı ki, son örnekte de görüldüğü gibi, kapalı bir yazışma grubunda edilen birkaç cümleye bile tahammül edilemiyor artık. Bu olayın en ürkütücü yanı ise, bu kapalı haberleşme grubundaki yazışmaları çarpıtarak şehrimizdeki “havuz medyasına” servis eden kişinin; Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Meclisi Üyesi olması.Neydi orada söylediğim? İbadetin ibadet olarak yapılması, vahşete dönüşmemesi… Kısaca, hayvanlara eziyet edilmemesi temennisiyle yapılan bir bayram kutlaması. Tıpkı, kurban kesmenin İslam dinindeki kurallarının emrettiği gibi. “BENİ ÜZEN YOL ARKADAŞINI HARCAMIŞ OLMASI” Böyle bir temenninin havuz medyası ve aktroller aracılığıyla bir linç kampanyasına ve itibar suikastına gerekçe yapılmasına hiç şaşırmıyorum. Beni şaşırtan, üzen, büyük hayal kırıklığına uğratan, Cumhuriyet Halk Partili bir belediye meclis üyesinin kifayetsiz ihtirası da değil… Uzun yıllar sonra yeniden Cumhuriyet Halk Partisi rozetiyle seçime girmiş ve kazanıp şehrimizin yönetimini üstlenmiş bir belediye başkanının, böylesine haksız, hukuksuz, ahlaksız, bağnaz bir iftiraya yaslanıp, (kendi ifadesiyle) en güvendiği, en başarılı bulduğu, en çalışkan olduğunu her fırsatta dile getirdiği bir yol arkadaşını harcamış olması. “KENDİYLE BAŞ BAŞA BIRAKIYORUM” İncir çekirdeğini doldurmayacak bir tartışmayı önce yalanlarla basına yansıtıp, ardından Belediye Meclisindeki güç dengelerini şantaj malzemesi olarak kullanıp (sebebini bilmediğim) kişisel husumetinin kefaretini ödetmeye çalışan kişiyi siyasi ve ahlâki olarak kendiyle baş başa bırakıyorum. Burada asıl tartışılması gereken, yapılanın ne olduğu, bunun nasıl bir yöntemle yapıldığı. Geçmişte on beş yıl İzmit’e temizlik işleri müdürü olarak hizmet verdim. “PAZARTESİ İSTİFAMI AÇIKLARIM DEDİM” Cuma günü saat 17.30 civarında İzmit Belediye Başkanımız Sayın Fatma Kaplan Hürriyet tarafından görüşmeye çağrıldım. Cumhuriyet Halk Partisi İlçe başkanı Hakan Çakar ile birlikte oturmakta olan başkan, bana üzüntülerini bildirerek, Süleyman Şen ile ilgili süreci daha fazla götüremeyeceğini beyan etti. Bunun, dolaylı biçimde istifamın istendiği anlamına geldiğini görerek, “Hiç önemli değil, yeter ki kurum ve siz zarar görmeyin. Ben pazartesi günü istifamı açıklar, personelimle vedalaşırım. Başka da bir şey açıklamam” dedim ve kendilerine başarılar diledim. Çünkü kendisine de ifade ettiğim gibi koltuktan güç ve kişilik devşiren, onun için de koltuğa yapışıp kalan insanlardan değilim, hiçbir zaman olmadım. Nitekim daha önce de yararlı olamayacağımı hissettiğim anda bu görevi bırakan yine ben olmuştum.Kendisi de üzülmekle birlikte tavrımı memnuniyetle karşıladı ve teşekkür etti. Oradan çıkıp eve döndüğümde, bir dostumun telefonuyla öğrendim ki, yarım saat önceki görüşme hiç yapılmamış gibi, Sayın Fatma Kaplan Hürriyet tarafından kamuoyuna bir açıklama yapılmış ve son derece yakışıksız bir dil ile “benim görevden alındığım” belirtilmiş. “BİR UTANMA DUYMAZ MISIN?” Bir ilkokul öğretmeninin, kavgaya tutuşmuş iki öğrencisine had bildirme üslûbuyla yapılan açıklamayı, muhatabı olarak beni bir yana bırakalım; altında imzası olan Sayın Fatma Kaplan Hürriyet’in şahsını da geçelim; yirmi yıldır ülkeye nefes aldırmayan bir iktidar karşısında var gücüyle mücadele veren Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir belediye başkanına hiç ama hiç yakıştıramadığımı üzülerek belirtmeliyim.Partiniz ülkenin üzerine çökmüş bir iktidara karşı bütün gücüyle mücadele verirken, sizin açıklamanız iktidar yandaşı medya tarafından “kovuldu” diye verildiğinde, bir pişmanlık, bir utanma duymaz mısınız? Ben şahsen kahrolurum! “ASLA AFFETMEYECEĞİM” Ben, ömrünü devrimci mücadeleyle geçirmiş, bunun için ağır bedeller ödemiş, bu bedelleri hiçbir zaman reklam malzemesi yapmamış bir insanım. Biricik kızıma ve beni seven insanlara bırakacağım tek miras, onurlu geçmişimdir! Bu onurlu geçmişin içinde kifayetsiz ihtiraslar da, üç kuruşluk siyasi hesaplar da çöp hükmündedir! Hayat sizinle başlamadı, sizinle de son bulmayacak. Ömrümüz oldukça karşılaşmaya devam edeceğiz. Ancak şunu bilin ki, bahsi geçen şahısla beni aynı terazide tarttığınız için ve bana onurumla ayrılma hakkı ve şansı tanımadığınız için sizi affetmiyorum Sayın Başkan. Ve asla da affetmeyeceğim.”  
İzmit Belediyesi’nde günlerdir konuşulan CHP İzmit Belediyesi Meclis Üyesi ve Muhtarlar Masası Koordinatörü Süleyman Şen ile Temizlik İşleri Müdür Vekili İsmail Göksu arasında Whatsapp üzerinden ‘dini’ gerekçelerle çıkan tartışma sonucu Şen istifa etmiş, Göksu ise işten çıkarılmıştı.

İzmit Belediyesi’nde günlerdir konuşulan CHP İzmit Belediyesi Meclis Üyesi ve Muhtarlar Masası Koordinatörü Süleyman Şen ile Temizlik İşleri Müdür Vekili İsmail Göksu arasında Whatsapp üzerinden ‘dini’ gerekçelerle çıkan tartışma sonucu Şen istifa etmiş, Göksu ise işten çıkarılmıştı.

“SÖYLENENLER ÇARPITILDI”

İsmail Göksu konuyla ilgili yazılı açıklama yayınladı. Göksu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi; Ben İsmail Göksu, halkın dini inançlarına saygı göstermemekle suçlandım. Suçlamaya dayanak olarak gösterilen şey, ne dört günlük Kurban Bayramı süresince, ne de sonraki günlerde verilen hizmetlerdeki herhangi bir eksiklik ya da aksama idi. Belediye yöneticilerinin kendi aralarındaki haberleşme grubunda yapılan kısa bir yazışma, halkın dini duygularını aşağılama kisvesiyle kasıtlı olarak basına servis edildi. Üstelik, orada kullanılmayan ifadeler eklenerek, söylenenler çarpıtılarak…

“BİRKAÇ CÜMLEYE BİLE TAHAMMÜL EDİLEMİYOR”

Bu cendere öyle ileri boyutlara ulaştı ki, son örnekte de görüldüğü gibi, kapalı bir yazışma grubunda edilen birkaç cümleye bile tahammül edilemiyor artık. Bu olayın en ürkütücü yanı ise, bu kapalı haberleşme grubundaki yazışmaları çarpıtarak şehrimizdeki “havuz medyasına” servis eden kişinin; Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Meclisi Üyesi olması.Neydi orada söylediğim? İbadetin ibadet olarak yapılması, vahşete dönüşmemesi… Kısaca, hayvanlara eziyet edilmemesi temennisiyle yapılan bir bayram kutlaması. Tıpkı, kurban kesmenin İslam dinindeki kurallarının emrettiği gibi.

“BENİ ÜZEN YOL ARKADAŞINI HARCAMIŞ OLMASI”

Böyle bir temenninin havuz medyası ve aktroller aracılığıyla bir linç kampanyasına ve itibar suikastına gerekçe yapılmasına hiç şaşırmıyorum. Beni şaşırtan, üzen, büyük hayal kırıklığına uğratan, Cumhuriyet Halk Partili bir belediye meclis üyesinin kifayetsiz ihtirası da değil… Uzun yıllar sonra yeniden Cumhuriyet Halk Partisi rozetiyle seçime girmiş ve kazanıp şehrimizin yönetimini üstlenmiş bir belediye başkanının, böylesine haksız, hukuksuz, ahlaksız, bağnaz bir iftiraya yaslanıp, (kendi ifadesiyle) en güvendiği, en başarılı bulduğu, en çalışkan olduğunu her fırsatta dile getirdiği bir yol arkadaşını harcamış olması.

“KENDİYLE BAŞ BAŞA BIRAKIYORUM”

İncir çekirdeğini doldurmayacak bir tartışmayı önce yalanlarla basına yansıtıp, ardından Belediye Meclisindeki güç dengelerini şantaj malzemesi olarak kullanıp (sebebini bilmediğim) kişisel husumetinin kefaretini ödetmeye çalışan kişiyi siyasi ve ahlâki olarak kendiyle baş başa bırakıyorum. Burada asıl tartışılması gereken, yapılanın ne olduğu, bunun nasıl bir yöntemle yapıldığı. Geçmişte on beş yıl İzmit’e temizlik işleri müdürü olarak hizmet verdim.

“PAZARTESİ İSTİFAMI AÇIKLARIM DEDİM”

Cuma günü saat 17.30 civarında İzmit Belediye Başkanımız Sayın Fatma Kaplan Hürriyet tarafından görüşmeye çağrıldım. Cumhuriyet Halk Partisi İlçe başkanı Hakan Çakar ile birlikte oturmakta olan başkan, bana üzüntülerini bildirerek, Süleyman Şen ile ilgili süreci daha fazla götüremeyeceğini beyan etti. Bunun, dolaylı biçimde istifamın istendiği anlamına geldiğini görerek, “Hiç önemli değil, yeter ki kurum ve siz zarar görmeyin. Ben pazartesi günü istifamı açıklar, personelimle vedalaşırım. Başka da bir şey açıklamam” dedim ve kendilerine başarılar diledim. Çünkü kendisine de ifade ettiğim gibi koltuktan güç ve kişilik devşiren, onun için de koltuğa yapışıp kalan insanlardan değilim, hiçbir zaman olmadım. Nitekim daha önce de yararlı olamayacağımı hissettiğim anda bu görevi bırakan yine ben olmuştum.Kendisi de üzülmekle birlikte tavrımı memnuniyetle karşıladı ve teşekkür etti. Oradan çıkıp eve döndüğümde, bir dostumun telefonuyla öğrendim ki, yarım saat önceki görüşme hiç yapılmamış gibi, Sayın Fatma Kaplan Hürriyet tarafından kamuoyuna bir açıklama yapılmış ve son derece yakışıksız bir dil ile “benim görevden alındığım” belirtilmiş.

“BİR UTANMA DUYMAZ MISIN?”

Bir ilkokul öğretmeninin, kavgaya tutuşmuş iki öğrencisine had bildirme üslûbuyla yapılan açıklamayı, muhatabı olarak beni bir yana bırakalım; altında imzası olan Sayın Fatma Kaplan Hürriyet’in şahsını da geçelim; yirmi yıldır ülkeye nefes aldırmayan bir iktidar karşısında var gücüyle mücadele veren Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir belediye başkanına hiç ama hiç yakıştıramadığımı üzülerek belirtmeliyim.Partiniz ülkenin üzerine çökmüş bir iktidara karşı bütün gücüyle mücadele verirken, sizin açıklamanız iktidar yandaşı medya tarafından “kovuldu” diye verildiğinde, bir pişmanlık, bir utanma duymaz mısınız? Ben şahsen kahrolurum!

“ASLA AFFETMEYECEĞİM”

Ben, ömrünü devrimci mücadeleyle geçirmiş, bunun için ağır bedeller ödemiş, bu bedelleri hiçbir zaman reklam malzemesi yapmamış bir insanım. Biricik kızıma ve beni seven insanlara bırakacağım tek miras, onurlu geçmişimdir! Bu onurlu geçmişin içinde kifayetsiz ihtiraslar da, üç kuruşluk siyasi hesaplar da çöp hükmündedir! Hayat sizinle başlamadı, sizinle de son bulmayacak. Ömrümüz oldukça karşılaşmaya devam edeceğiz. Ancak şunu bilin ki, bahsi geçen şahısla beni aynı terazide tarttığınız için ve bana onurumla ayrılma hakkı ve şansı tanımadığınız için sizi affetmiyorum Sayın Başkan. Ve asla da affetmeyeceğim.”

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve korfezmanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.