Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir

Tarhanİ Faturayı Şirketler Ödesin

SİYASET 27.11.2020 - 13:13, Güncelleme: 26.11.2022 - 01:09 2119+ kez okundu.
 

Tarhanİ Faturayı Şirketler Ödesin

Elektrik Piyasası Kanunu TBMM’de kabul edildi. Kanunlaşan teklifin 41 inci maddesi kayıp-kaçak elektriğin bedelini tüketiciye yansıtan düzenlemeyi 5 yıl daha uzattı. Kayıp oranlarıyla kaçak oranları arasındaki farka işaret eden CHP Kocaeli Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Tahsin Tarhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e bir dizi soru yönelterek konuyu TBMM gündemine yeniden taşıdı.

Elektrik Piyasası Kanunu TBMM’de kabul edildi. Kanunlaşan teklifin 41 inci maddesi kayıp-kaçak elektriğin bedelini tüketiciye yansıtan düzenlemeyi 5 yıl daha uzattı. Kayıp oranlarıyla kaçak oranları arasındaki farka işaret eden CHP Kocaeli Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Tahsin Tarhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e bir dizi soru yönelterek konuyu TBMM gündemine yeniden taşıdı. Tarhan’a göre, “Meclis ne yazık ki kayıp-kaçak bedelinin vatandaş tarafından karşılanması kuralını 5 yıl daha uzattı. Halkımız şu gerçeği iyi bilmeli. Türkiye’de dağıtılan her 100 birim elektriğin 12’si kayıp-kaçak. Kayıp-kaçak elektrik miktarı Akkuyu Nükleer Santralinin üreteceği enerji kadar. Kayıp-kaçağı önleme noktasında gerekli tedbiri almayan şirketler ve Bakanlık bu büyük israftan sorumlu.”  Faturayı Şirketler Ödesin Türkiye’nin kayıp-kaçak oranı 11, 8 seviyesindedir. Bu oran Avrupa ortalamasının çok üstünde. Kayıp-kaçak bedeli 2013’den beri ulusal tarife adıyla tüm abone sahibi vatandaşlardan alınmakta. Ulusal tarife 2015’de 5 yıllığına uzatılmıştı, 2020’de TBMM gündemine alınan Elektrik Piyasası Kanun Teklifiyle bir 5 yıl daha uzatılma kararı çıktı. Ulusal tarife adaletsizliğine dikkat çeken Tarhan sözlerine şu şekilde devam etti: “Kayıp-kaçağın vatandaşlardan alınması yanlış. Özellikle batılı bölgelerdeki vatandaşlar doğudaki yüksek kayıp kaçak oranları nedeniyle fatura bedellerinin aşırı ölçüde pahalı olduğunu düşünmekte. Bu kanaat toplumsal barışa zarar vermektedir. Oysa yapılması gereken çok açık. Öncelikle kayıp oranlarıyla kaçak oranları birbirinden ayrılmalı. Böylelikle vatandaş üretilen elektriğin başına ne geldiğini bilecek. Ardından etkin bir denetim sistemi yürürlüğe konulmalı. Bakanlık şirketleri kayıp kaçağı aşağı çekecek yatırımları yapmaya zorlamalı. Son ve en önemli husus ise faturayla ilgili. Dağıtım ihalelerine giren şirketler bölgelerindeki kayıp-kaçak oranlarını biliyorlar. Teklif bu bilgi dahilinde veriliyor. Kayıp-kaçağın bedelinin vatandaştan değil, şirketlerden alınması gerekir. Çünkü elektriği dağıtmak ve kayıp-kaçağı önlemek aslında onların sorumluluğunda.”   
Elektrik Piyasası Kanunu TBMM’de kabul edildi. Kanunlaşan teklifin 41 inci maddesi kayıp-kaçak elektriğin bedelini tüketiciye yansıtan düzenlemeyi 5 yıl daha uzattı. Kayıp oranlarıyla kaçak oranları arasındaki farka işaret eden CHP Kocaeli Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Tahsin Tarhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e bir dizi soru yönelterek konuyu TBMM gündemine yeniden taşıdı.

Elektrik Piyasası Kanunu TBMM’de kabul edildi. Kanunlaşan teklifin 41 inci maddesi kayıp-kaçak elektriğin bedelini tüketiciye yansıtan düzenlemeyi 5 yıl daha uzattı. Kayıp oranlarıyla kaçak oranları arasındaki farka işaret eden CHP Kocaeli Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Tahsin Tarhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e bir dizi soru yönelterek konuyu TBMM gündemine yeniden taşıdı. Tarhan’a göre, “Meclis ne yazık ki kayıp-kaçak bedelinin vatandaş tarafından karşılanması kuralını 5 yıl daha uzattı. Halkımız şu gerçeği iyi bilmeli. Türkiye’de dağıtılan her 100 birim elektriğin 12’si kayıp-kaçak. Kayıp-kaçak elektrik miktarı Akkuyu Nükleer Santralinin üreteceği enerji kadar. Kayıp-kaçağı önleme noktasında gerekli tedbiri almayan şirketler ve Bakanlık bu büyük israftan sorumlu.”

 Faturayı Şirketler Ödesin

Türkiye’nin kayıp-kaçak oranı 11, 8 seviyesindedir. Bu oran Avrupa ortalamasının çok üstünde. Kayıp-kaçak bedeli 2013’den beri ulusal tarife adıyla tüm abone sahibi vatandaşlardan alınmakta. Ulusal tarife 2015’de 5 yıllığına uzatılmıştı, 2020’de TBMM gündemine alınan Elektrik Piyasası Kanun Teklifiyle bir 5 yıl daha uzatılma kararı çıktı. Ulusal tarife adaletsizliğine dikkat çeken Tarhan sözlerine şu şekilde devam etti:

“Kayıp-kaçağın vatandaşlardan alınması yanlış. Özellikle batılı bölgelerdeki vatandaşlar doğudaki yüksek kayıp kaçak oranları nedeniyle fatura bedellerinin aşırı ölçüde pahalı olduğunu düşünmekte. Bu kanaat toplumsal barışa zarar vermektedir. Oysa yapılması gereken çok açık. Öncelikle kayıp oranlarıyla kaçak oranları birbirinden ayrılmalı. Böylelikle vatandaş üretilen elektriğin başına ne geldiğini bilecek. Ardından etkin bir denetim sistemi yürürlüğe konulmalı. Bakanlık şirketleri kayıp kaçağı aşağı çekecek yatırımları yapmaya zorlamalı. Son ve en önemli husus ise faturayla ilgili. Dağıtım ihalelerine giren şirketler bölgelerindeki kayıp-kaçak oranlarını biliyorlar. Teklif bu bilgi dahilinde veriliyor. Kayıp-kaçağın bedelinin vatandaştan değil, şirketlerden alınması gerekir. Çünkü elektriği dağıtmak ve kayıp-kaçağı önlemek aslında onların sorumluluğunda.” 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve korfezmanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.